2.Dünya Savaşı’nın tüm dünyayı yakıp kavurduğu dönemlerde Sicilya’nın Messina bölgesinde yer alan sakin ve sessiz sahil köyü Castelcuto bir güzelin gelişi ile bambaşka bir durum alacaktır. Dünyalar güzeli bu kadın, mükemmel fiziği ve güzelliği ile tüm köyün erkeklerinin ilgisini çekmektedir. Köyün kadınları ise kocalarının bu güzel kadına duydukları yoğun ilgiden dolayı bu kadından nefret ederler. Bu güzel kadın Malena Scordia ise kocasının cephede savaşmasından dolayı tek başına yaşamaktadır. Kocasından aldığı mektuplar ile sürekli kendini motive eden genç kadın, bir an önce kocasının gelip ıslak bedenine öpücükler kondurmasını istemektedir. Eşi de yanında olmayınca tüm erkeklerin hayallerini süsleyen Malena, her an tacize uğrar ve tecavüze uğramaktan çok korkar. Ancak başak taneleri gibi iri göğüsleri, pürüzsüz bacakları ve karpuz kadar dolu kalçaları ile hep ilgi odağıdır ve güzelliğini saklayamaz. Kendisi de kocasızlıktan kafayı yemiş bir halde her şeye hallenir ve kendini ancak parmaklarıyla tatmin edebilir. Aynı köyde yaşayan 13 yaşındaki Renato Amoroso, Malena’yı kafaya takmış vaziyettedir. Onu gördüğü her yerde donakalarak izler ve birçok hayal kurar. Her gece onu düşlerken kendisinden oynamasından rahatsız olan ailesi artık çok ses yaptığı ve sapık bir hal aldığı için onu bir hayat kadınına götürerek erginlik azgınlığını dindirmek ister. Ancak Renato yinede ahu dilli güzeller güzeli Malena’sını istemektedir.